En basit tabirler, karbonun atmosfere salınması anlamına gelen karbon emisyonu, otomobil üreticilerinin dikkat etmesi gereken en önemli konuların başında geliyor. Geçtiğimiz günlerde bir açıklama yayınlayan Avrupa Birliği Çevre Ajansı, AB ve İngiltere’deki yeni otomobillerin ortalama CO2 emisyonlarının 2018’de de artış gösterdiğini ve ortalama 2 gram artışla 120,8 g / km’ye ulaştığını açıklayarak, emisyon kurallarına uymayan üreticilerin ciddi cezalar alacağını belirtmişti. Toyota; yakıt verimliliğini arttırmak ve CO2 emisyonunu düşürmek, hava kalitesini arttırmak için egzoz gazı salımını azaltmak ve azalan petrol rezervlerine karşı alternatif enerji türleri bulmak için çalışmalarına hız kazandırdı. “2050 Çevre Hedefi” başlığı altında çevreci politikalarını açıklayan Toyota, 2050 yılında emisyon oranını 2010’a göre yüzde 90 düşürmeyi amaçladığını duyurdu. Ayrıca Toyota’nın yıllık olarak ürettiği 10 milyon adetlik aracın yüzde 50’sinden fazlası, 2025 yılında hibrit motorlar veya sıfır emisyonlu teknolojilerden oluşacak.
1997 yılından bu yana çevre dostu olan yaklaşık 15.5 milyon adet hibrit otomobil satışı gerçekleştiren Toyota; bu araçların kullanılmasıyla birlikte, eşdeğer fosil yakıtlı araçların kullanımına göre 93 milyon ton daha az karbondioksit emisyon salımının gerçekleşmesini sağladı. Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 80’inin büyük şehirlerde yaşamasıyla birlikte, ulaşım ve enerji sektöründe büyük oranda fosil yakıtlar kullanılması hava kirliğinin en önemli sorun olarak ortaya çıkmasına neden oluyor. Hibrit ve elektrikli araçların tercih edilmesiyle, belli bir oranda bu kirlilik azaltılabiliyor.Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan çeşitli araştırmalarda ise, dizel araçların egzozlarından çıkan azot oksit ve partiküller gibi salımların neden olduğu hava kirliliği, kanserin ana sebebi olarak değerlendiriliyor. Hava kirliliğinden korunmak için daha temiz yakıtlı sistemler ve ulaşım yöntemlerini geliştirmek için başta Toyota olmak üzere çok sayıda marka çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.
Sadece su buharı salımı yapan hidrojen teknolojisini de otomotiv sektörüne sunan Toyota, hidrojeni 2050’li yılların enerjisi olarak görüyor. Toyota hidrojenden elektrik elde eden yakıt hücreli sistemlerin yüksek maliyetlerini aşağı çekerek, bu teknolojinin de yaygınlaşmasını amaçlıyor. Avrupa’da birçok yerel yönetim yüksek maliyetleri olmasına rağmen şehir içi toplu taşıma çözümlerinde hidrojenle çalışan taşıtları tercih ediyor. 
